Hatice Temizkan Ve Kişisel Gelişim!

Merhaba Hatice, nasılsın? Kişisel ve pozitif gelişime olan ilgini biliyorum. Okuyucularımız için söyler misin, senin gözünden kişisel gelişim nedir?

Merhaba Can, teşekkür ederim, iyiyim . Değişmeyen tek şey değişimdir, gelişim ise pozitif değişimdir. Kişisel gelişim, kişinin kendi öz benliğinin farkına vararak  , alt ve üst benliğiyle uyumu sağlayarak, sürekli kendini olumlu anlamda değiştirerek yenilemesi, geliştirmesi ve varoluş amacı doğrultusunda yapacağı sonsuz bir yolculuktur.    

     Kendi kişisel gücünü eline alıp başardığın ve unutamadığın başarı hikâyelerin var mı? Hani böyle yıllar geçse de keyifle hatırladığımız anlardan?

Elbette , hem de çok. İnsan, zaten  tüm başarılarını ve  mutluluklarını  ilk önce kişisel gücünü kullanarak elde eder. Bundan sekiz sene önce , çok sevgili dostum , birlikte bir çok sosyal sorumluluk projesini gerçekleştirdiğimiz Esra Erol’la tanışma hikayemi anlatayım. Kardeşim, bir sosyal yardım ve dayanışma sivil toplum kuruluşunun başkanıydı. Her zaman beni  konuşmacı olarak toplantılarına davet ve teşvik eder, bense hep bir bahane bularak yoğun olduğumu, zaman ayıramayacağımı , hem toplum önünde konuşamayacağımı söyleyerek sürekli atlatırdım . Bir gün , yine bir akşam saati aradı ve mutlaka gelmem gerektiğini bir çok alanda uzmanı olduğum hukuki , güncel konulardan birini seçebileceğimi söyleyerek beni toplantıya davet etti. Bu kez, toplum önünde konuşmaya dair tüm endişelerimi, korkularımı  bir tarafa bırakarak ,  sadece kendim olmaya karar verdim ve küçük bir cesaret , küçük bir eylemle kalkıp toplantı salonuna gittim. O günlerde kadına şiddet , gazetelerin baş sayfalarına taşınmış  ve benim için de kadın hakları üzerinde çalıştığım , mücadele verdiğim , hassasiyet duyduğum bir konu olduğundan , konuşmamı bu yönde yaptım . Meğer şimdi sevgili dostum olan değerli insan Esra Erol da o gün konuk konuşmacı imiş ve tüm ekibiyle birlikte salonda bulunan herkes gibi konuşmamı ayakta alkışladı. Konuşmamın ardından hemen ekibiyle yanıma gelerek tebrik etti , kartımı  ve mutlaka programa katılarak bunları programda da dile getirmemi, kadınlarımızı hakları konusunda bilinçlendirmemi rica etti. Konuşmamdan insanların nasıl etkilendiğine , kendi gücüme ben bile şaşırmıştım doğrusu ve çok heyecanlanarak  mutlu olmuştum. İşte o günden beri , yaklaşık 8 yıl Esra Erol’da programında uzman avukat olarak ve bir çok sosyal sorumluluk projesinde , Kadın Cinayetlerini Durduruyoruz Platformu çalışmalarında ve bir çok kadın cinayeti davasında müdahil avukat olarak görev yaptım . Hatta , medyaya da yansıdığı gibi, üstlendiğim davada ; televizyon  programında tanışarak evlendiği kadını çok sayıda bıçak darbeleriyle öldüren sanığın , tüm kadın cinayeti davalarında  haksız şekilde uygulandığının aksine, bir takım cinayet gerekçelerinin haksız tahrik ya da iyi hal indirimi sebebi yapılmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını  sağladım . Bir hakkın elde edilmesi  , adaletin gerçekleşmesini sağlamak kadar insanı bu hayatta mutlu eden pek az şey vardır. Ben , önce bir insan ve mesleğine aşık bir avukat olarak  bunu defalarca deneyimlediğim ve bu uğurda sonsuz bir çaba gösterdiğim için çok mutluyum. Halen de çeşitli  televizyon programlarına , eğitim ve hukuk konferanslarına konuşmacı  olarak katılmaktayım.        

 Kendini çıkmazda hissedip hayata küstüğün anlar oldu mu? Olduysa o noktalardan çıkmayı nasıl başardın?

       Her insan gibi benim de kendimi çıkmazda hissettiğim anlar oldu. Bir örnek vermek gerekirse , 2013 yılında 3.  Evre   meme kanseri olduğumu öğrendiğimde , ilk aklıma gelen işim, sorumluluklarım ve henüz bu hayatta gerçekleştirmek istediğim amaçlarımdı. Üzüldüm tabi ki , ama sonrasında sevdiklerimle, umutlarımla , işimle gücümle hayata daha da bağlanarak bu zor süreci atlattım. Bu süreçte , tedavimi doktorlara bırakarak onların benden istediklerini yaptım. Ama bunun dışında ,hayata hiçbir zaman küsmedim , hayatıma kaldığım yerden bu hastalık hiç yokmuşçasına devam ettim, hiçbir şeyi ertelemeden hatta daha önce takıldığım , dert ettiğim bazı ufak tefek sorunların aslında hiçbir öneminin olmadığını , bunları dert ve mutsuzluk olarak nitelendirmenin tamamen bizim algımız olduğunu, hayatta başımıza ne gelirse gelsin bunların toplamının yaşamamız gereken bir deneyim , öğrenmemiz , geçmemiz gereken bir sınav olduğunu , önemli olanın her zaman  kendi değerimizin farkına vararak , üreterek  sevgiyle pozitif kalmak olduğunu  öğrenerek… Hatta , meme kanseri konusunda erken teşhisin önemini tüm çevreme her fırsatta hatırlatarak ve kanseri yenmede yaşam motivasyonunun önemini vurgulayarak da başka insanlara örnek olmak , fayda sağlamak ayrıca beni mutlu etti.

       

      İş ve özel hayatında kişisel gücüne nasıl yön verip kullanıyorsun?

       İş ve özel yaşamımda , öncelikle insanlara dış görünüşlerine , statü ve kimliklerine göre değil sadece insan oldukları için değer veririm. Empatiyle , pozitif  ve  uzlaşmacı  bir yaklaşımla , doğru bir iletişimle ilişki kurulduğunda  insanlar arasındaki ihtilafların , anlaşmazlık ve kavgaların büyük oranda azalacağına , sona ereceğine inanırım. Bir işe başlamadan önce , o iş için gerekli bilgi ve beceriye sahip olup olmadığımı sorgular, eksiklerim varsa tamamlamaya çalışır , o konuda yoğun bir araştırma inceleme yaptıktan , gerekirse deneyimli uzmanlarından da fikir alarak o işe başlarım. Sonrasında , cesaret , inanç, sabır  ve dua ise olmazsa olmazım. Bazı zamanlar kendimle baş başa kalmak, düşünmek , sorgulamak ve hayal etmek , okumak , seyahat etmek, sevdiklerimle , özellikle çocuklarla , hayvanlarla vakit geçirmek , doğada olmak , iyilik yapmak, şükretmek  bana kendimi iyi hissettirir .

      

       Hayat deneyimlerinin sana kazandırdığı, kulağa küpe olacak olan en önemli dersler nedir?

       

      Kulağa küpe olacak en önemli dersler benim için, ne olursa olsun her şeyin geçtiği ve geçeceğidir. Sabır ise her zaman mükafatını verir. Siz iyi olduğunuz , iyilik yaptığınız sürece iyilik de güzel şeyler de mutlaka sizi farklı zamanlarda ve farklı şekillerde bulur. Ayrıca hiç bir zaman , hiç bir şey ya da kişi hakkında ön yargılı olmamak gerekir . Hiç bir şeye gereğinden fazla önem atfetmemek ve hayatı olduğu gibi kabullenip , basit ,sade  , başkalarının değil kendi hayatımızı yaşamamız gerektiği de kulağa küpe olacak en önemli derslerden.

     Kişisel gelişim ile ilgilenen insanlara hayatları boyunca rehber olabileceği üç şey söyler misin?

     Kişisel gelişim ile ilgilenenlere hayatları boyunca rehber olabilecek üç şey olarak ; kişisel gelişimle ilgilenmeye devam etmelerini,  mutluluğu içlerinden başka yerde aramamalarını , kendilerinin  çok değerli , eşsiz  ve her şeyin kaynağı olduğu bilinciyle  bu kaynağı sürekli beslemelerini  ve varoluş amaçlarını gerçekleştirmelerini tavsiye ederim.       

Sevgilerimle …